{ "title": "Yavuz Sultan Selim Kimdir", "image": "https://www.yavuzsultanselim.gen.tr/images/yavuz-sultan-selim-kimdir.jpg", "date": "21.01.2024 17:03:02", "author": "Alpkın", "article": [ { "article": "
Yavuz Sultan Selim kimdir sorusuna 9. Osmanlı padişahı, ilk Osmanlı halifesi ve 88. İslam halifesidir diyebiliriz. 10 Ekim 1470 senesinde Amasya'da doğmuş, babası 2. Beyazıt, annesi ise Gülbahar Hatun'dur. Şehzadeliğinde alimlerden din ve fen ilimleri üzerine dersler almış, Farsça ve Arapça öğrenmiştir. Bu dönem Amasya'da bulunan 1. Selim, askeri konularda ve devlet idaresini öğrenmesi için, Trabzon Valiliği'ne atanmıştır.

Yavuz Sultan Selim şehzadelik dönemi

29 yıl valilik yaptığı Trabzon'da Türkmenlerin Osmanlı Devleti'nden memnuniyetsizliğini ve Safevilere yöneldiklerini görmüştür. Burada akınlar düzenleyen ve Türkmenleri etkileyen Gürcülere karşı seferler düzenlemiş, 1508 senesinde Ardahan, Artvin, Erzurum ve Kars'ı Osmanlı Devleti'ne kazandırmıştır. Elde ettiği ganimetin beşte birini Türkmenlere vermiştir. Askeri başarıları sebebiyle yeniçerilerin, Türkmenlere yaptığı yardımlarla onların desteğini alarak taht kavgasına girmiştir. Babasının saltanatı terk edeceğini öğrendiğinde, tahta çıkmak için Fatih kanunnamesi gereği kardeşlerini öldürmesi gerekiyordu. Şehzade Ahmed ve Korkut'u yakın takibe aldı. Kırım hanının askeri desteğini de alarak, tahta çıkmak için çalışmalara başladı. İstanbul'a daha yakın olabilmek için Rumeli'den bir sancak istedi. Kendisine verilen Kefe'yi kabul etmeyerek, Rumeli'ye geldi. Burada babasının kuvvetleriyle savaş yapmadan bir antlaşma yapmış, 3 sancak ve para desteği almıştır. Aynı zamanda babasından şehzadelerinden hiçbirini veliaht olarak göstermeyeceğine dair güvence almıştır. İlerleyen dönemde babasının sözünü tutmaması ve Şehzade Ahmet'in padişah ilan edilmesiyle, Selim'i destekleyen yeniçeriler ayaklandı. Beyazıt bunun üzerine Selim'i İstanbul'a çağırdı. Beyazıt Oğlunun destekçilerine gördüğünden, Mayıs 1512 tarihinde saltanatını oğlu için bırakmıştır.

Yavuz Sultan Selim ve diğer şehzadeler arasındaki taht kavgalarının sona ermesi

Babasının Çorlu'ya giderken vefat etmesi, Şehzade Ahmet'in tahtı bırakmak istememesi sebebiyle taht kavgaları kızışmıştır. Konya'da kendini hükümdar ilan eden ve oğlunu Bursa üzerine sefere gönderen Ahmet, Bursa'yı ele geçirmiştir. Devlet erkanının Ahmet'i desteklemesi üzerine sadrazamı idam ettirip, yerine Hersekzade Ahmet Paşa'yı atamıştır. Bu arada Yavuz ölen Şehzade Şehenşah ve Şehzade Mahmut'un oğullarını öldürmüştür. Kendisini tanıyan Şehzade Korkut'u ise Saruhan sancakbeyliğine getirmiştir. Burada Korkut'u tahta çıkmayı arzu ettiğinden dolayı 9 Mart 1513 tarihinde öldürtmüştür. Ahmet'i de Yenişehir ovasındaki savaşta esir alarak boğdurmuştur. Bunların ardından tahtın tek varisi Yavuz kalmıştır.

Yavuz Sultan Selim saltanatı

İran seferi ve Çaldıran savaşı: Selim tahta çıktığında doğuda bulunan Şii Safevi devletinden ötürü sıkıntılı bir dönem yaşanmaktaydı. Safevi devletinin ortadan kaldırılması Anadolu'daki Osmanlı egemenliğini sağlayacak ve Doğu Anadolu savunması güçlenecekti. Bu yüzden Safevilerle savaş için hazırlıklara başlandı. Safevilerin başı olan Şah İsmail'de savaş hazırlığı yapmaya başladı. İran seferine 1514 yılında çıkıldı ve Tebriz'e doğru yürüyüşe başlandı. Seferin uzun sürmesi nedeniyle, orduda kıtlık baş göstermiş ve bu yüzden geri dönmek isteyenler olmuştur. 1. Selim'in askerlere cesaret vermesiyle, 23 Ağustos 1514 tarihinde Çaldıran ovasında Safevilerle savaş yapılmış ve zaferle çıkılmıştır. Bu bölgede Özbeklerle de müttefik olunmuştur. Şah İsmail kaçmış, Yavuz Tebriz'e girmiştir. Burada bulunan ilim adamları İstanbul'a gönderilmiştir. Bayburt ve Erzincan Osmanlılara geçmiştir. Şah İsmail'in gözden düşmesiyle, Yavuz Amasya'ya giderek kışı burada geçirmiştir. Bu esnada Dulkadiroğlu ile ittifak yapan sadrazamı sebebiyle yeniçeri isyanı çıkmıştır. Veziriazamı idam ettirip, bir süre atama yapmamıştır. İran üzerine yeniden sefer yapmamaya ve güney ve doğu sınırlarında bazı yerleri ele geçirerek güvenliği sağlamaya karar vermiştir.

Doğu ve güneyde yapılan fetihler: Yavuz Kemah kalesini alarak, Dulkadiroğlu üzerine sefer yapmıştır. Turnadağ galibiyetiyle beyliğin topraklarını ele geçirmiştir. İdris-i Bitlisi aracılığıyla Diyarbakır'ı ve Bitlis'i sulhla ele geçirmiştir. Ramazanoğulları beyliğinin Osmanlı'ya tabi olması nedeniyle bu topraklarla birlikte Anadolu'da birlik sağlanmıştır.

Mısır seferine çıkılması

Mercidabık savaşı: Fatih'ten beri devam eden Osmanlı Memluk anlaşmazlığı olması, İran seferi ile Safevi ve Memluk ittifakına neden olmuştur. Dulkadiroğlu beyliğine son verilmesi Memluklular ve Osmanlılar arasındaki gerginliği arttırmıştır. Osmanlı ordusunun Suriye'den geçmesine izin vermeyen Memlukluların bu hareketi nedeniyle, 5 Haziran 1516 yılında Mısır seferine başlanmıştır. Antep ve Besni alınarak, 24 Ağustos 1516 tarihinde Mercidabık savaşında Memluklular yenilmiştir. Memluk sultanı savaşta ölmüş, Osmanlı toprakları daha genişlemiştir.

Ridaniye savaşı: 28 Ağustos 1516 yılında Halep'i, ardından Şam, Humus ve Hama'yı alan Yavuz için Filistin yolu açılmıştır. 30 Aralık 1516 senesinde Kudüs'e giren Yavuz kutsal toprakları ziyaret etmiştir. 2 Ocak 1517 tarihinde Gazze'ye girmiştir. Barış teklifini kabul etmeyen Memluk sultanı ile Ridaniye'de savaşan Yavuz, 22 Ocak 1517 tarihinde buradan zaferle çıkmıştır. 24 Ocak'ta Kahire alınmış, 4 Şubat'ta buraya girilerek Abbasi halifeliği sonlandırılmıştır. Memluk sultanı Tumanbey idam edilerek, Memluklular yıkılmıştır. Bu sefer sırasında çok fazla ganimet elde edilmiştir. İstanbul'dan destek isteyen Yavuz, elde edilen ganimeti de gelen donanmayla İstanbul'a göndermiştir. Mısır seferiyle Mısır, Suriye, Filistin, Hicaz ve civarı Osmanlılara geçmiş, Doğunun ticaret yolları ele geçirilmiştir. 6 Temmuz 1517 tarihinde Kutsal Emanetlerde Osmanlıların eline geçmiştir. Venediklilerin Memluklulara ödediği vergide Osmanlılara verilmeye başlamıştır. İpek ve baharat yolunu ele geçiren Osmanlılar, Ümit Burnunun keşfine kadar, Avrupalıları ekonomik yönden bağımlı hale getirmiştir. Yavuz Doğu seferine devam etmek istese de Şah İsmail'in barış istemesiyle bundan vazgeçmiştir.

Kızılbaş Celal ayaklanması ve Batı seferi hazırlıkları: Bozok Türkmenlerinden olan Celal'in askerleriyle Tokat'a gelmesi ve isyan çıkarması nedeniyle, Rumeli Beylerbeyini görevlendiren Yavuz, bundan Şehsuvaroğlu Ali Bey'i de haberdar etmiştir. 1518 yılında Ali Bey tarafından bu isyan bastırılmıştır. Mısır seferinden sonra donanmanın yapımına ağırlık veren Yavuz, yeni düzenleyeceği seferi nereye yapacağına karar vermemişti. Bundan rahatsız olan Venedikliler gereken askeri hazırlıkları yapmaya başlamıştır. Donanmayı yenileyen Yavuz, olabilecek deniz seferlerine hazırlıklı olma isteğini ortaya koymuştur. Ardından Edirne'ye yola çıkması, Yavuz'un Batı seferi düzenleme isteğini ortaya koymuştur.

Yavuz Sultan Selimin ölümü

8 yıl gibi kısa süren saltanatı süresince, oğlu Kanuni'ye Osmanlının altın çağını yaşaması için zemin hazırlamış olan Yavuz, ülke topraklarını 2,5 kat arttırmış, hazineyi doldurmuştur. Söylenen göre hazineyi kendi mührü ile kapatarak, her kim benden sonra bu hazineyi daha fazla doldurursa, kendi mührünü kullansın, dolduramazsa benim mührüm kullanılsın diye vasiyet etmiştir. Bu yüzden daha fazla gelir elde eden olmadığından, Osmanlıların çöküşüne kadar onun mührü kullanılmıştır. Edirne'ye giderken Çorlu'da sırtında çıkan Aslan Pençesi adı verilen çıbandan ötürü 22 Eylül 1520 tarihinde hayatını kaybeden Yavuz, Sultan Selim Camiinin yanına defnedilmiştir. Kendisinden sonra tahta çıkan tek oğlu Kanuni, babasının türbesini yaptırmıştır. Halifeliği Abbasilerden Osmanlılara geçiren, ülke topraklarını genişleten, hazineyi dolduran Yavuz, aynı zamanda Divan edebiyatında Selimi mahlasıyla çeşitli dillerde eserler yazmıştır. Bunların bir kısmı Topkapı müzesinde Selimnameler adıyla sergilenmektedir. Saltanatında imar çalışmalarına da önem vermiş olan Yavuz, Haliç tersanesinin kapasitesini arttırmış, Mevlevi Tekkesine su getirtmiş, medreseler ve sayısız binalar yaptırmıştır. Elbistan Ulu Camii, Diyarbakır Fatih Paşa camisini yaptırmıştır. Şam'da Sultan Selim Camisini, Mısır seferinde Çin ve Hind haritalarını Piri Reis'e yaptırmıştır. İstanbul'da Başladığı Sultan Selim Camisini oğlu Kanuni tamamlamış ve babasının türbesini de yaptırmıştır.
" } ] }